Wednesday, April 4, 2012

Asla yalnız yürümeyeceksin

Londra’daki işime başladıktan birkaç hafta sonraydı... İstanbul’dan bir telefon geldi. Picadilly Circus’ta Türkiye’nin reklam afişleri varmış. Bizim Kültür Bakanlığı Liverpool futbol takımına sponsor olmuş ve Londra’nın en işlek caddelerinde, Liverpool futbolcularının fotoğraflarıyla süslü Türkiye reklamları sergilenmeye başlanmış. Haber yapalım dediler…
Ben futboldan anlamam! Bırakın Liverpool’u, taraftarı olduğum Beşiktaş’ın futbolcularını say deseniz sayamam. Ama araştırdım. Bu Liverpool futbol takımı neymiş kimmiş bir güzel öğrendim. İngiltere’de 3 milyondan fazla taraftarı olan bu takımın dillere pelesenk ünlü bir marşı var.  Bu marş benim yapacağım haber için önemli çünkü Türkiye reklamlarında verilen mesaj bu marşın sözlerinden esinlenmiş.
“You’ll never walk alone!” (Asla yalnız yürümeyeceksin ), ilk kez 1945 yılında Rodgers and Hammerstein’ın Carousel adlı müzikalinde bir tema şarkısı olarak söylenmiş. Sonra yıllar içinde Frank Sinatra’dan Elvis Presley’e,  Doris Day’den Pink Floyd’a kadar pekçokları tarafından yeniden yorumlanmış. Nina Simone’un söylediği bir versiyonu bile var. 1963 yılında Liverpool’un marşı olmuş. O günden bu yana da bu ünvanı koruyor.
*
Haber için yollara düşmeden önce gidip neredeymiş bu reklam panosu diye baktım. Picadilly Circus, Londra’nın en işlek meydanlarından biri. İstanbul’un Taksim meydanı, Ankara’nın Kızılay’ı gibi bir buluşma noktası. Her gün yüzlerce insanın yolu geçiyor. Bir yanı şimdilerde yenilenen mağazalarıyla ışıl ışıl Regents Street’e bir yanı Leicester Square’e uzanıyor. Güneye doğru yürürseniz Thames’le buluşturuyor. Meydanın etrafındaki binaların cephelerinde dev reklam panoları var. Londra’da bina cephelerinde bu kadar çok reklam panosunu birarada görebileceğiniz tek yer belki de burası.
Baktım panolardan birinde gerçekten Türkiye var. Bir grup futbolcu Ölüdeniz manzarasının önünde oturmuş poz vermiş. Tepede de kocaman “Turkey Welcomes You” yazıyor. Olay mahalinde ilk incelemeyi yaptıktan sonra ofise dönüp kameramanı ayarladım. Birlikte bir Çarşamba günü, gün ortası, Picadilly Circus’ta Türkiye reklamlarını gören bir yerde konuşlandık. Hava buz gibi soğuk. Picadilly her zamanki gibi kalabalık. Önce bir anons yapmam gerekiyordu. Tam 8 kez tekrarladıktan sonra becerdim- 4 kez marşın adını yanlış söyledim, 4 kez de kameranın önünden birileri geçti.
Anonsu yaptıktan sonra sıra etraftaki insanlarla kısa röportajlara geldi. Şöyle şeyler soracaktım: “Arkadaki reklam panosunu gördünüz mü?” “Türkiye’ye hiç gittiniz mi?” “Liverpool taraftarı mısınız?” Çevirdiklerimin üçte biri konuşmak istemedi, üçte biri Türkiye’ye hiç gitmediğini, Liverpool’u da desteklemediğini söyledi. Geriye kalan üçte birlik kesimde Türk üniversite öğrencileri, 2 Çinli, 1 zenci ve halime çok acıyarak bana yardım etmek istediğini söyleyen bir İtalyan vardı. İçerik açısından olmasa da görsel açıdan pek renkli oldu röportajlarım.
Çekimler yaklaşık 2 saat sürdü. Bitirip ofise döndük, kaydı İstanbul’a yolladık. Kesmiş biçmiş bir güzel düzenlemiş ve hemen yayına vermişler. Ben izleyemedim. Ama dikkat edin, internette bir yerlerde karşınıza çıkabilir! Picadilly Circus’ta bereli eldivenli, soğuktan donmuş halde Liverpool futbol takımı hakkında konuşan şaşkın birini görürseniz, işte o benim!
*
Bu haber sayesinde öğrendiğime göre İngiltere’de futbol fanatizmi bizim Türkiye’dekinden beter. Neredeyse bir dine bağlanır gibi bağlanıyorlar taraftarı oldukları kulüplere. Herkes taraftar, herkes fanatik. Mesela pek çok ünlü sima da çok meraklı bu futbola… Robbie Williams Port Vale kulübünün 2006 yılında kayda değer bir hissesini 240 bin pounda satın almış. -İlginç bir detay: Motörhead’i en gürültücü grup ünvanıyla Guinness Rekorlar Kitabı’na taşıyan konser Port Vale’in stadyumunda gerçekleşmiş. 1981 yılındaki bu konserde 12 mil uzaktan duyulan bir ses çıkmış, 135 bin watt elektrik üreten grup yerel şebekenin çökmesine sebep olmuş.
Oasis Manchester United taraftarı. Sir Elton John, Watford’u tutuyor. Hapiste olmadığı zamanlarda Pete Doherty Queens Park Rangers’ı destekliyor. Chelsea en çok taraftarı olan takımlardan biri. Ünlü taraftarları arasında Jimmy Page, Bryan Adams gibi isimler var. Bryan Adams, 1996’da çıkardığı 18 Til I Die albümündeki “We’re gonna win” şarkısını kulübe armağan etmiş.
Bu arada BBC 1’de cumartesi öğleden sonraları Final Score diye bir spor programı var. Yüzyıllardır devam eden, çok tutulan bir program. Bu programın jingle’ında Sparta FC taraftarlarının Chelsea için söylediği bir marş çalıyor. Sözlerinde çok tanıdık bir başka futbol takımının da adı geçiyor. Bakın şöyle:

“English Chelsea Fan this is your last game Hey!
We’re not Galatasaray we’re Sparta Hey!”





No comments:

Post a Comment